Libanios'un "Antakya'ya Övgü"sü Kadim Mirasın Yeniden İnşası ve Depremlerle Sınanan Şehir
Antakya, insanlık tarihinin derin izlerini taşıyan kadim bir kent olarak yalnızca Türkiye'nin değil tüm dünyanın kültürel oluşumu açısından değerli bir hazinedir. Antik dünyanın en önemli şehirlerinden biri olan Antakya tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış; Felsefe, sanat ve ticarette yükselmiş, farklı dinler ve kültürleri bir arada barındırmıştır. Geç Antik Çağ'ın en önemli hatiplerinden biri olan Libanios, doğduğu şehri "Antakya'ya Övgü" eseriyle tarihe mal etmiş ve Antakya'nın görkemini, kültürel zenginliğini, toplumsal dayanışmasını öne çıkarmıştır. Bugün deprem nedeniyle yeniden yapılanma sürecine giren Antakya bu sayede yeniden, yeni bir dille ele alınabilir.
Libanios'un Övgüleri Işığında Antakya'nın Kültürel Mirasını Yaşamak
"Antakya'ya Övgü" (XI. Söylev), Geç Antik Çağ'ın önde gelen hatiplerinden
Sofist Libanios'un (MS 314-393) kaleme aldığı bir eserdir. Libanios, MS 314
yılında Antakya'da doğmuş ve dönemin en etkili hatiplerinden biri olarak bilinmiştir.
Bu söylevinde, doğduğu şehir olan Antakya'nın güzelliklerini, kültürel
zenginliklerini ve sosyalleşmesini övmektedir. "Antakya'ya Övgü",
Antakya'nın düzeni, dini yapıları, siyasi duruşu, ekonomik ve sosyal koşulları
hakkında bilgiler sunmaktadır. Libanios, söylevinde şehrin mimari güzelliğini,
küresel ekonomikliğini ve kültürel çeşitliliğini vurgulamaktadır.
Libanios'un eserinde detaylıca tasvir ettiği Antakya ticaret yollarının
buluştuğu, sanat ve felsefenin yükseldiği bir medeniyet merkezi olarak tarih
sahnesindedir. Şehrin mimari yapıları, doğal güzellikleri ve konumu gibi
unsurlar günümüzde de şehir oluşumunda dikkate alınması gereken değerlerdir.
Bizce korunması, öne çıkartılması ve beslenmesi gereken yönleri şöyledir;
Ticaret ve Sanat Merkezi Olma Özelliği: Tarih boyunca
Doğu ile Batı arasında bir geçiş yeri olan Antakyavticaret yollarının sağladığı
ekonomik refah ile sanat ve kültür merkezi haline geldi. Bugün de Antakya'yı
ekonomik ve kültürel olarak canlandıracak projelere ağırlık verilmeli; Yerel
basın ve kültür kurumlarının desteklenmesi gerekmektedir.
Misafirperverlik ve Hoşgörü Kültürü: Antakya'nın
kültürel hoşgörü kültürünün günümüzde korunması toplumsal barış ve uyum
açısından oldukça önemlidir. Farklı etnik çeşitliliğin bir arada yaşadığı bu
şehirde toplumdaki her bireyin kendine ait olacağı bir ortam meydana
getirilmelidir.
Depremlerle Yeniden Şekillenen Antakya Özelliği: Antakya, tarih boyunca şiddetli depremlerle sarsılmış ve her seferinde
yeniden inşa edilmiştir. Şehrin yeniden inşası ve depremlere dayanıklı hale
getirilmesi için geçmişten alınacak dersler vardır. Bunlar ihmal edilmemelidir.
Antakya'yı Yeniden İnşa Etmek: Şehir Yöneticilerine Bir Rehber
Libanios'un sunduğu özelliklerle Antakya'nın mimari güzelliklerini korumak
için şehirlerin geniş olarak depreme dayanıklı yapı tekniklerine yönelmeleri
gerekmektedir. Günümüzde modern inşaat teknolojileri şehri daha dayanıklı ve
güvenli hale getirilebilir ama asla ihmale gelmez. Şehirde hızlı bir yeniden
inşaat süreci var ama bunlar hakkıyla yapılıyor ve kontrol edilebiliyor mu,
orası şüpheli.
Kültürel Dokusunu Koruyarak Modernleşen Bir Antakya
Antakya, geçmişinin mirasını koruyarak modern ihtiyaçlara cevap veren bir
şehir olarak yeniden inşa edilmelidir. Bu süreçte, Libanios'un kültürel
çeşitlilik, toplumsal dayanışma ve sanat sevgisi gibi değerleri temel olarak
alınabilir.
Tarihi Mirasın Korunması ve Restorasyon Çalışmaları: Tarihi yapılar restore edilirken özgün mimariye sadık kalınmalı, kent
yapısına katkı bulunan her ayrıntı korunmalıdır. Tarihi camiler, kiliseler ve
diğer yapılar iyi bir restorasyon anlayışıyla yaşatılmalıdır.
Toplumsal Dayanışmanın Güçlendirilmesi: Depremlerden
sonra halkların dayanışması şehir için önemli bir ahlaki görevdir. Belediyeler ve sivil toplum örgütleri bu
dayanışmayı teşvik eden projeleri geliştirmeli ve halkın ortak bir hedef
etrafında birleşmesi sağlanmalıdır. Buna büyükşehir öncülük edebilir.
Doğaya Saygılı Bir Şehircilik
Libanios, Antakya'yı özgürlüklerle dolu ve doğayla uyum içinde yaşayan bir
şehir olarak tarif ediyor. Bu noktada sürdürülebilir çevre politikaları
benimsenmelidir:
Yeşil Alanların Arttırılması: Yeniden inşaa sürecinde yeşil
alanların oranı muhakkak artırılmalı. Parklar, yürüyüş yolları ve insanların
dinlenebileceği alanlar genişletilmeli, doğayla bütünleşmiş yaşam alanları
oluşturulmalıdır.
Ekonomiyi Canlandırmak ve Yerel Girişimleri Desteklemek Şart
Libanios'un eseri, Antakya'nın ticari zenginliğini ve kültürel
çeşitliliğini vurgular. Şehrin yeniden inşasında ekonomik kalkınma asla gözardı
edilemez.
Yerel Üretim ve Turizmin Desteklenmesi: Antakya'nın
tarım, sanat ve turizm potansiyeli geliştirilmelidir. Küçük işletmelerin
desteklenmesi yerel ekonomiye katkı açısından çok önemlidir. Tarihi mirasın
korunması ve turistik bir cazibe merkezi haline getirilmesi bu sürecin önemli
bir parçasıdır.
Kültürel ve Sanatsal Etkinlikler: Şehir yönetimi kültür-sanat faaliyetlerini
destekleyerek şehre değer katmalı, yerel sanatçılar için ayrıca alan açmalıdır.
Sanat galerileri, müzeler ve kültürel etkinlikler düzenlenerek şehrin sanat ve
felsefe merkezi olma özelliği sürdürülmelidir.
Sonuç: Antakya'yı Geçmişin Işığında Geleceğe Taşımak
Antakya, Libanios'un övgülerinde yer bulan ve depremlerle sınanan bir şehirdir.
Tarihinin derin mirasını taşıyan bu şehir yalnızca Türkiye'nin değil dünya
kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Şehrin bu kadim mirasına saygı
gösteren, Antakya'yı geçmişinin birikimleri ile geleceğe taşıyan ve geleceğe
umutla bakan bir şehir idaresi Antakya’nın büyük bir şansı olacaktır. Libanios'un
Antakya'ya sevgisi vardı, onun bu sevgisi mevcut yöneticilere ilham kaynağı
olabilir. Bu zengin mirasın üzerine modern şehircilik ilkeleri eklenerek
Antakya geçmişten günümüze uzanan bir köprü olarak varlığını sürdürebilir.
Dikkate alınması ve Antakya’ya Övgü kitabının okuması temennisi ile.