202411 - Vakıf Katılım - Finansal Çözümler (160x600 Sol)
202411 - Vakıf Katılım - Finansal Çözümler (160x600 Sağ)

21 Ekim 2024

​İsrail'in Son Operasyonlardaki Kayıpları ve Bunun Stratejik Etkileri

Son dönemde İsrail’in askeri operasyonlarında ağır kayıplar vermesi dış politika çevrelerinde ciddi bir yankı uyandırdı. Özellikle son 10 gün içinde yaşanan gelişmeler İsrail'in savunma stratejilerinde önemli zaafları ortaya çıkardı ve bölgesel güç dengelerini yeniden şekillendiren olaylar zincirine yol açtı. Sonuç itibarıyla İsrail sadece bu kayıpları vermiyor; aynı zamanda Lübnan’da herhangi bir başarı elde edemiyor. İsrail, sansür mekanizmalarını en üst seviyede tutmasına rağmen resmi açıklamalarda dahi yaşanan kayıpların büyüklüğü ortaya çıkmaktadır. İsrail'in dokunulmazlığı ve yenilmezlik imajını zedeleyen bu gelişmeler yalnızca askeri açıdan değil İsrail'in her türlü tehdidine karşı yeni bir duruma yol açmaktadır.

 

İsrail'in Stratejik Kayıplarının Arka Planı

 

İsrail'in Ortadoğu'da yapısal olarak üstünlüğü;askeri gücü ve güçlü ittifaklarına dayanıyor. Ancak son 10 gündeki operasyonlar ve sahadaki kayıplarbu doktrinlerin yeniden gözden geçirilmesine neden oluyor. İsrail'in kaybısadece Lübnan topraklarında değilGazze'de ve işgal altındaki Suriye Golanı'nda da ciddi boyutlara ulaştı. Bunun yanı sıra İran'ın bölgesel varlığı ve askeri operasyonlarıİsrail'in savunma anlayışına büyük zarar veriyor

 

Realizm teorisi çerçevesindedevletlerin bolluğunu koruma refleksiözellikle askeri caydırcılık yoluyla sağlanmaya çalışılmaktadır. İsrail, özellikle güvenlik ve askeri operasyonlara yönelik ciddi bir sansürle sahadaki zayıflıklarını kamuoyuna ve uluslararası arenada yansıtmamaya çalışıyor. Ancak bubir noktadan sonra başarısızlığa uğramış ve kayıpların kapsamı ortaya çıkmaya başlamıştır.

 

Operasyonların Özeti: Ağır Kayıplar

 

1 Ekim'den bu yana yaşanan kayıplara bakıldığındaİsrail'in cephesinde önemli kayıplar olduğu görülüyor. Tel Aviv’de gerçekleştirilen şehadet operasyonunda sadece 7 Siyonist öldürülmedi; Tel Aviv’i dahi koruyamayan İsrail’in güvenlik anlayışı büyük yara aldı. İran'ın füze saldırılarıİsrail’in askeri altyapısına zarar vermekle kalmadı İsrail'in algıya dayanan caydırıcı askeri gücüne de ciddi bir darbe vuruldu. Aynı günlerde Lübnan'daki operasyonlarda 9 İsrail askeri ölürken Gazze Şeridi'nde de benzer kayıplar vermeye devam edildi.

 

2 Ekim'de Maroun Al-Ras ve Odaisseh bölgesinde 9 İsrail askerinin ölümüHizbullah'ın bölgedeki gücü bir kez daha gösterildi. Ayrıca bu operasyonda İsrail'in kuzey bölgesindeki güvenlik zaafiyetlerine dikkat çekildi. 4 Ekim'de GolanTepeleri'nde Irak yapımı insansız hava araçları ile yapılan saldırıda 2 İsrail askeri öldü, çok sayıda asker yaralandı. Tabi bu rakamlar sansüre tabi rakamlar. Gerçek rakamları bilmiyoruz.

 

İsrail'in askeri gücüne yapılan bu saldırılaryalnızca fiziksel olaylarla sınırlı kalmamışaynı zamanda psikolojik bir baskı unsuru olarak da İsrail’e ağır darbe vurmuştur. Liberal teorinin işaret ettiği gibidevletler arası ilişkilerde sadece askeri güç değilaynı zamanda ekonomik baskı unsurları da devreye girmektedir. İran'ın bu saldırılarla İsrail içine yaptığı bu baskıların ekonomik yansımalarının yanısıra İsrail'in bölgedeki hegemonyasını sarsan unsurları da bulunmaktadır.

 

İsrail'in Sansür Politikası ve Uluslararası İlişkiler

 

İsrail, askeri kayıplarını kamuoyundan gizlemek için sansür politikalarını yoğun bir şekilde kullanıyor. Ancak savaşların bu şekilde yapılması ve en yüksek düzeyde sansür uygulanmasıbile sahadaki gerçeklerin gizlenmesine yetmiyor. Sahadan gelen raporlarda, Maroun Al-Ras'ta 20 kişinin öldüğü doğrulanırken, Ramia'da 30 kişinin benzer şekilde etkisiz hale getirildiği belirtiliyor. İsrail medyası bu tür güvenlik olaylarını sessiz bir şekilde geçiştirirkenuluslararası medyanın kapasitesi bu sansürleriaşmakta zorlanmaktadır.

 

İsrail'in sansür politikasıulusal güvenlik söylemleri üzerinden şekillenen bir dış politika aracıdır. Ulusal güvenlik algısının manipüle edilmesi İsrail’e göre kamuoyunun savaş anlayışını etkiliyor ve uluslararası toplumun da bu olaylara bakışını şekillendiriyor. İşin Türkçesi şu; İsrail hakikatleri gizlemese eğer o hakikatler ekonomik, kültürel ve güvenlik açısından İsrail’i çok zor durumda bırakacak ve uluslararası alanda da İsrail’in gerçek yüzünü ortaya çıkartacaktır. Bu sansür politikalarının uzun vadeli İsrail'in dayanıklılığı üzerindeki olumsuz etkileri olacaktır. İsrail'in yaratmaya çalıştığı “güçlü ve yenilmez” imajısahadaki kayıpların sürekli olarak gizlenememesiyle birlikte ciddi bir itibar kaybına uğramaktadır.

 

Diplomatik Çıkmaz: İsrail'in Yıpratma Savaşı

 

İsrail'in son dönemde karşı karşıya olduğu bu yıpratma savaşıNetanyahu’nun uygulamalarının dış politikadaki başarısızlıklarını da gözler önüne seriyor. Mossad'ın eski yöneticisi Tamir Pardo'nun da ifade ettiği gibiİsrail'in Gazze ve Lübnan'da sürdürülebilir bir planlamasının olmaması İsrail'in geleceği konusunda ciddi endişelere yol açmaktadır. Pardo'nun "Netanyahu'nun İsrail'in geleceğine yönelik bir vizyon yok" şeklindeki açıklamalarıİsrail'in iç politikasındaki çatlakların derinleştiğini ve bu durumun dış politikadaki karar alma mekanizmalarına olumsuz yansıdığını gösteriyor.

 

Realist teorilerdevletlerin uluslararası sistemlerinde hayatta kalmak ve güvenliklerini sağlamak için sürekli olarak gücün peşinde koşmayı vurgular. Ancak İsrail'in şu anda karşı karşıya olduğu yıpratma savaşında gerçekçi teorinin temel savlarına aykırı bir durum ortaya çıkıyor. Çünkü İsrailsürekli kayıplara uğramasına rağmenbu savaşı askeri manada sona erdirecek bir başarı elde edemiyor. Bu durum İsrail'in güç kullanma kapasitesinde ciddi bir krize neden oluyor.

 

Uluslararası Tepkiler ve Sonuç

 

İsrail'in bölgesel askeri kayıplarıuluslararası toplumda da karşılık buluyor. Amerikan Savunma BakanlığıLübnan'daki operasyonların sonlandırılması gerektiğini vurgularkenAvrupa'dan gelen benzer tepkiler İsrail üzerindeki baskıyı artırıyor. Öte yandan İran'ın ve Hizbullah'ın bölgedeki askeri varlığıİsrail'in güvenlik endişelerini derinleştiriyor. İsrail bu nedenle duramıyor.

 

Sonuç olarak İsrail'in 10 gündeki ağır kaybıaskeri teknikleri ve sansür politikalarının başarısızlığını bir defa daha ortaya çıkarttı. Bu kayıplar ve İsrail’in Lübnan’da herhangi bir başarı elde edememesi bölgesel güç dengelerinin yeniden şekillenmesine yol açmaktadır.