İsrail Ordusunun derin krizi
İsrail'in İbranice'de yayın yapan Ha-Makom gazetesinde yayımlanan son araştırma İsrail ordusunun Gazze'de yürüttüğü askeri operasyonlar sırasında karşı karşıya kaldığında ciddi sıkıntıları gözler önüne seriyor. 2023 yılının Ekim ayında başlayan ve hâlen devam eden savaş hem askeri hem de manevi açıdan İsrail askerlerini tükenmişlik noktasına getirmiş durumda.
Bir Ordunun Çöküşü
Ha-Makom gazetesinde yayımlanan raporda İsrail'deki önemli tugayların nasıl büyük kayıplar yaşadığı ve ahlaki çöküntü içinde oldukları gözler önüne seriliyor. Nahal Tugayı, Givati Tugayı ve Komando Tugayları gibi elit birlikler bile savaş baskısına dayanamıyor. Özellikle aynı bölgelerde tekrar tekrar yapılan operasyonlar askerleri ciddi şekilde etkiliyor. Raporda “Koğuşlar boş, ölü veya yaralı olmayan kişiler de zihinsel olarak zarar görmüş haldeler” deniliyor. Bu, İsrail askerlerinin durumunu açıkça ortaya koyuyor.
Rapora göre bir vakada 30 kişilik bir müfrezeden yalnızca 6 askerin geri dönebildiği bildiriliyor. Bu tür vakalar İsrail'in sadece fiziksel kayıplar yaşamadığını, aynı zamanda ahlaki bir kayıp yaşadığını da gösteriyor. Tugaylar, bir zamanlar yüksek motivasyonla savaşa katılırken artık savaşın anlamsızlığı ve başarısız operasyonların sonucunda savaşa geri dönmek istemiyorlar. Özellikle Zeytun, Cibaliye ve Şucaiye gibi bölgelerde tekrar tekrar yapılan operasyonlar askerlerin zihinsel çöküntüsünü artırıyor.
Motivasyon Eksikliği ve Asker İsyanları
Rapora göre İsrail ordusundaki büyük sorunlardan biri motivasyon eksikliği. Askerlerin büyük bir bölümü artık savaşmak istemiyor, hatta bazı hizmetleri reddediyor. “Başlangıçta çok kararlıydı” diyen bir keskin nişancının babası oğullarının şu anki durumunu şöyle özetliyor: “Motivasyon Sıfır. Bizim görevimiz kaçırılanları geri getirmekti ama artık bunun bir anlamı kalmadı.” Bu durum, İsrail'in motivasyonun ne kadar kötü bir durumda olduğunu gösteriyor.
Askerler tekrar tekrar aynı bölgelere operasyon yapmaktan dolayı isyan sınırı geliyor. Özellikle Zeytun mahallesine yapılan üç operasyonun ardından “boşuna ve anlamsız” bir savaş yürüttüklerini hissetmeye başladıkları raporda yer alıyor. Savaşın anlamsızlığı, uzaması, zaferin gelmemesi, net hedeflerin olmaması ve sürekli tekrarlanan operasyonlar ordudaki birçok bozukluğu derinleştiriyor.
Askeri Strateji ve Ekipman Eksiklikleri
Ha-Makom'un araştırmasında bir diğer önemli bulgu ise İsrail ordusunun ekipman ve insan gücü eksikliği. İsrail'in son dönemlerde Lübnan'a yönelik operasyonlarını genişletmesi bu eksikliklerin daha da belirgin hale gelmesine neden oldu. Gazze'de süregelen savaşta birçok asker ya öldü ya da yaralı. Sağlam kalan askerlerin çoğu ise ciddi psikolojik sorunlarla boğuşuyor. Ekipman yetersizliği özellikle Gazze'nin kuzeyine yönelik operasyonlarda daha fazla kayıp vermesine yol açıyor.
Komando Tugayı'ndan bir askerin annesi oğlunun kendisine şu sözlerini aktardığını belirtiyor: “Atış poligonunda ördekler gibiyiz. Burada ne yaptığımızı anlamıyoruz.” Bu ifadeler İsrail'in ciddi bir strateji yoksunluğu içinde olduğunu ve savaş amacını artık sorguladığını gösteriyor. Rapora göre Mart ayında bir birliğin dört savaşçısı üç ayrı saldırıda öldürüldü, onlarcası da yaralandı. Gazze'den döndükten sonra askerin birliği yedek birliğe dönüştürüldü ama hemen bölgede savaşmak üzere geri gönderildi. Birçok askere savaşa dönmek istemedi. Komutanlar artık savaşamayacaklarını söyleyen askerleri cezalandırdılar. Özellikle Lübnan cephesinde yaşanabilecek daha büyük krizler İsrail ordusu için geri dönülmez kayıplara neden olabilir. İsrail ordusunun Hizbullah ile karşı karşıya geldiğinde Gazze'deki kayıplardan çok daha fazlasını yaşayacağı aşikar.
Bu zorluklar İsrail'in çok cepheli savaş stratejisinin ne kadar kırılgan olduğunu gösteriyor. İsrail ordusu yalnızca askeri anlamda değil aynı zamanda maddi ve manevi açıdan da büyük bir tükenmişlik içinde.
Filistin Direnişi: Muhakkak Zafer
İsrail'in yaşadığı bu derin kriz Filistin direnişinin gücünün ve kararlılığının daha da anlamlı hale geldiğini bize anlatıyor. Filistin halkı İsrail'in tüm baskılarına ve saldırılarına rağmen onur ve özgürlük mücadelesine devam ediyor. İsrail ordusundaki savaşçıların motivasyon kaybı, psikolojik yorgunluk ve isyanları Filistin direnişinin sadece askeri değil; ahlaki anlamda da büyük bir zafer kazandığını gösteriyor.
Ha-Makom gazetesinin yayımladığı bu araştırmaya göre İsrail ordusu içindeki bu krizler Filistin direnişinin zaferi ve işgalin başarısızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Filistin halkı sadece işgalci bir güce karşı savaşmıyor. Aynı zamanda adalet, özgürlük ve onur mücadelesi veriyor.