vakıf katılım haziran paketi
vakıf katılım haziran paketi sağ

03 May 2025

​Haritanın Kalbindeki Ülke: Filistin

Lise Gençliği İçin Tarihsel Bir Farkındalık Yazısı

Dünya haritasını açın. Ortasına bir pusula koyun. Ucunu Akdeniz’e, Ortadoğu’ya, Afrika’nın kuzeyine, Asya’nın derinliklerine çevirin. İşte tam ortada Filistin duruyor.
Bu küçük ülke, neden binlerce yıldır savaşların, barışların, peygamberlerin, kralların, komutanların ve halkların merkezinde oldu? Neden herkes orayı almak, orada kalmak ya da orayı korumak istedi?

Filistin’in bu kadar çok şeyin merkezinde olmasının nedenlerini lise düzeyindeki genç kardeşlerimiz düşünsel bir derinlikle anlamaya çalışalım.

Bir Yol Ayrımında: Coğrafya ve Strateji

Filistin’i anlamanın ilk yolu, haritaya iyi bakmaktan geçer. Bu toprak, sadece bir ülke değil; yolların, ticaretin, orduların ve fikirlerin kavşağıdır:

  • Doğu Akdeniz’in Kapısıdır: Limanlar, ticaret yolları ve deniz hâkimiyeti için vazgeçilmezdir.
  • Batı Asya’nın Ucudur: Asya içlerinden gelen tüm yollar burada denize ve Afrika’ya açılır.
  • Suriye ile Mısır’ın Tam Ortasındadır: Bu iki büyük merkez arasındaki geçittir.
  • Asya ile Afrika Arasında Bir Köprüdür: Kıtalar arası bağlantının en canlı noktasıdır.
  • Tarihin Büyük Ticaret Yolları Buradan Geçer: Baharat ve İpek Yolu’nun uğrak noktasıdır.

Bugün bile bu özellikler değişmedi. Modern yollar, boru hatları, hava üsleri ve dijital ağlar hâlâ Filistin coğrafyasının etrafından şekilleniyor.

Tarihin Derin Katmanları: Peygamberlerden İmparatorlara

Filistin'in tarihine baktığımızda, sadece coğrafyanın değil, inancın ve fikirlerin de merkezi olduğunu görürüz:

  • Bereketli Hilal’in Ucu: Tarımın doğduğu yerlerden biri.
  • Hz. Süleyman’ın Krallığı: Kudüs, tevhid inancının merkezi oldu.
  • Babil Sürgünü: Yahudi tarihi burada kırıldı.
  • Persler ve Romalılar: Tarihin en büyük iki büyük imparatorluğu burada çarpıştı.
  • Sasani-Bizans Savaşı: Filistin, doğu-batı mücadelelerinin aynasıydı.
  • Hz. Ömer’in Barışçı Fethi: İslam’ın adaletle gelişinin simgesi oldu.
  • Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü Alması: Direniş ve vakarın zirvesi.
  • Yavuz Sultan Selim ile Osmanlı Dönemi: Filistin, 400 yıl boyunca İslam dünyasının güvenli limanıydı.

Bugün Kudüs’ün, Gazze’nin ya da Batı Şeria’nın adı geçince sadece şehir isimleri değil, binlerce yıllık bir tarih konuşur aslında.

Haritaya Bak, Hikâyeyi Oku

Sevgili genç kardeşim,


Tarihi anlamak, bugünü çözmenin anahtarıdır. Filistin sadece bir haber başlığı, bir savaş alanı ya da bir "uzak ülke" değildir. Filistin, aslında haritanın tam ortasında duran bir vicdan terazisidir. Adaletin, stratejinin, inancın, direnişin ve insanlık onurunun tartıldığı bir yerdir.

Bir gün haritaya tekrar baktığında, sadece şekillere değil; o şekillerin anlattığı büyük hikâyeye de bak. İşte o zaman Filistin’i, dolayısıyla dünyayı daha iyi anlayacaksın.

Bir Haritanın Ortasında Parçalanan İnsanlık

 

Bugün Filistin’e bakarken yalnızca geçmişin izlerini değil, aynı zamanda günümüzün en büyük adalet sınavlarından birini de görmeliyiz: Gazze Soykırımı.

 

2023 yılının son aylarından itibaren dünyanın gözü önünde yüzbinlerce sivilin üzerine bombalar yağdı, on binlercesi katledildi. Okullar, hastaneler, camiler ve çocuk yuvaları hedef alındı.

 

Uydu görüntülerinde sadece enkaz değil, insanlık onurunun çöküşü de vardı.

Çünkü orada sadece bir coğrafya değil, merhamet, adalet ve vicdan da bombalandı.

 

Artık “Neden bu kadar önemli?” sorusu yerine şunu sormak zorundayız:

 

“Ben bu yıkımın neresindeyim? Sessiz kalanlardan mı, yoksa sesini yükseltenlerden mi?”

 

Gazze bize, sadece haberlerde izlenen bir trajedi değil; bizi sınıflarda, evlerde, sokaklarda sınayan bir ahlâk sorusudur.

İnsanlar enkaz altındayken, susmak tarafsızlık değil, bir taraf olmaktır.

 

Artık bu soruların cevabını erteme zamanı değil.

 

Sevgili kardeşim,

 

Sen artık bir tarih okuyucusu değil, bir tarih taşıyıcısısın.

Gördüklerinden kaçma.

İzlediklerin karşısında “Bu beni ilgilendirmez” deme.

 

Çünkü Gazze’de parçalanan sadece bedenler değil; insanlığın ortak kalbidir.

Ve o kalbin onarımı senin duyarlılığınla başlayabilir.

 

Yaz.

Çiz.

Konuş.

Anlat.

Sakın susma.

 

Sadece bir ülkeyi değil, bir değerler dünyasını savunuyorsun:

Adaleti, merhameti, barışı, vicdanı.